JoomlaLock.com All4Share.net

ŞAHSİYETİMİZİN GIDASI ZİKİR

Habibi Huda, Şefî-ı rûz-ı ceza, Hayrul beşer, Rahmeten lil alemin, Hak Muhammed Mustafa (sav) Efendimiz güzide ashabı  ile oturmaktalar…  Muaz  ibn Enes  (ra) rivayet ediyor:
Adamın biri Efendimize sordu:

-Allah yolunda cihad edenlerin ecir bakımından en üstünü kimdir?

Efendimiz (sav) buyurdular:
-Allah’ı  en çok zikredendir.

Adam:
-Salih amel işleyenlerin ecir bakımından en üstünü kimdir?

Efendimiz (sav) yine buyurdular:
-Allah’ı  en çok zikredendir.

Adam sıra ile namaz, zekat,oruç,hac ve sadakayı sordu. Peygamber Efendimiz hepsine aynı cevabı verdi.
-Allah’ı en çok zikredendir.

Bunun üzerine Hz. Ebu Bekir (ra), Hz. Ömer’e (ra) dönerek :
-Ey Ebu Hafs! Bütün hayırları Allah’ı çok ananlar kapıp götürdü, dedi.

Bunu duyan Resulullah (sav):
-Evet, buyurdu. (İmam Ahmed b.Hanbel-ra- Heysemi c.10, s.74)

Cenâbı Peygamberin (sav)  insan eğitiminin temelinde, Mevlamızı  O’nun istediği, arzu ettiği şekilde zikretmek vardır. Naklettiğimiz rivayetin yanında, eserlerimizde Hakk’ı zikretmekle ilgili o kadar çok rivayet vardır ki…

Abdullah bin Büsr (ra) rivayet eder:

“Bir adam Efendimize(sav) :
-Ya Resulullah! İslam dininin hükümleri çoktur. Bana öğle bir şey öğret ki ona sarılayım

Cenâbı  Peygamber(sav) :
-Dilin daima Allah’ın zikriyle yaş  olsun.” (İbn Mace-Taberani)

Malik bin  Yehamir(ra);  Muaz bin Cebel (ra) bana dedi ki:

-Peygamber (sav) Efendimizden ayrıldığım zaman onunla en son konuşmam şu oldu. Ona sordum:

“Ya! Resulullah Allah  katında en sevimli amel  nedir?

-Dilin, Allah’ı zikretmekle yaş iken ölmendir, buyurdu.  (İbni Hibban-Taberani- Bezzar)

Fahri âlem, Hâcei Kâinat Efendimiz (sav), ashabına iman telkininden sonra hemen zikir görevi vermiştir. Bütün ibadetlerin özünde Hak Teala’yı anmak vardır. Gerek Kur’an-ı Kerim’de gerek sünneti seniyyede Mevlamızı özümüzde-gönlümüzde anmak, tazarru ile yakarışla ‘ayakta, oturarak ya da yanları üzere  anmak’ şekilleriyle, bireysel ve toplu anışlar rivayet edilmiştir. Ashabdan sonraki  dönemde ulema-evliya,   bu zikredişleri sistemli bir şekle dönüştürmüştür. Abdulhalık Gucdivani hazretleri(ks), Şahı Nakşıbend (ks), Hz.Pîri Muazzam Abdulkadiri Geylani (ks), Hz.Pir Hasan Şazeli (ks)… ve nice büyükler sünneti seniyeden gelen uygulamaları müntesiplerine talim ve telkin etmiş, onların irşadlarını ikmal etmişlerdir.

Birinci rivayette özellikle namaz, oruç, zekat, hac, cihad … bütün salih amellerden daha öncelikli ve üstün olan  yönüyle vurgulanan zikrin, kulluğun kemalindeki yeri belirtilmektedir. Zikir adeta çocuğa verilen anne sütü gibidir. Kulu besleyen, geliştiren gıdadır zikir. Çocuğun gelişip diğer gıdaları hazmedebilmesi  için nasıl ki bir süre yalnızca anne sütü emmeli, bunun misali, hidayet ve iman ile kendi doğumunu gerçekleştiren insana, Efendimiz (sav) önemle zikri telkin etmektedir. Sonraki akşamlarda namazla,  zekatla, cihadla… zikrin farklı biçimleri insana yaşatılmakta, kulluk olgunlaştırmaktadır.

Büyüğümüz Mevlana Hâce Hazretleri  “İslam’da hiçbir şey birbirinden bağımsız ele alınamaz.” buyururlar. Bütün ibadetlerin  birbirlerini  besleyen yönleri  olduğu gibi, bütün ibadetlerin  de insanı besleyen farklı yönleri var. İslam binasının rükünleri; kelimei  şehadetle atılan temelden sonra namaz, zekat, hac, oruç, zekat, cihad…  Binanın kolonu, kirişi, tuğlası, duvarı gibi insanı imar eden özelliklere sahip.

Kurban bayramı günlerinde Hâce Hazretleri’ne sorduğumuz:

“Kul, kurban günlerinde kurban kesmekten Allah’a daha sevimli bir iş yapmış olmaz.” rivayetini nasıl anlamalıyız?  sorusuna: “Hakk’ın istediği şeyi, yine O’nun istediği zamanda ve biçimde yapmak O’nu memnun eder, yoksa fiilin büyüklüğü küçüklüğü önemli değil.’’ buyurdular.

İşte Cenâbı Peygamberin (sav), evvel emirde Müminlere salt-yalın zikir telkini, ardından diğer zikir biçimlerine yönlendirmesi şahsiyetimizin imarı-inşası için bizden istenen şeyler.  Elbetteki binanın inşası müteahhit-mühendis olmadan gerçekleşmezse, bir Mümin şahsiyetin  inşa edilmesi de ancak irşada ehil bir insanı kâmil eliyle olmak zorundadır. Kaçak yapıların ya yıkımı ya da çok ciddi plan-proje uygulamalarından geçirilmesi gerektiği gibi bizim de sağlıksız yapılanmalarımız (sabırdan, şükürden takvadan, ihsandan… yoksun şahsiyetlerimiz) zamanla dökülmeye başlamaktadır.
Cenâbı Mevla’mız bizlere razı olduğu iman ile, İslam ile oluşturulmuş şahsiyetler nasip etsin. İslam binamızı Peygamber varisi insan-ı kâmiller eliyle  oluşturmayı lütfeylesin.

GÜLZÂR-I HÂCEGÂN DERGİSİ'NİN 2011 ŞUBAT SAYISINDA YAYINLANMIŞTIR

 

gh logo           rahiask gri         rahiask logo             google play

Top
bursa escort , escort bursa , izmit escort , van escort