JoomlaLock.com All4Share.net

BİR BAŞKA AÇIDAN SOSYAL MEDYA

Bir Başka Açıdan Sosyal Medya

Bir Başka Açıdan Sosyal Medya - Abdülkadir Visâlî

Sayı : 107 - Kasım 2016

 

Bir Başka Açıdan Sosyal Medya

 

İçerisinde bulunduğumuz zaman diliminin kapımıza kadar getirdiği geniş imkânlardan bir tanesinin, belki de en önemlisinin teknolojik gelişmeler olduğu muhakkaktır. Öyle ki özellikle son on yılda yakaladığı olumlu ivme ile dünyanın her köşesinden insanlar geniş imkânlara sahip oldular.

Tabi her türlü gelişimde olduğu gibi bu ilerleme de faide ve zararı içerisinde barındıran bir yapıya sahip. Evvelce de nakletmiştik, büyüklerimiz buyurmuşlar; “Allah tarafından kendine ulaşan bir şeyi, olumlu taraflarına rağmen hemen nimet (iyilik, lütuf, ihsan) olarak değerlendirme. Onu alıp kullan, eğer bununla rızaya muvafık ameller icra edebilirsen nimet olarak telakki et ve Rabbine şükret; yok eğer onunla rızaya muhalif işler yaparsan bil ki nimet gibi görünen o şey senin için nikmettir (hoş olmayan muamelelerle olan cezalandırma).”

İşte bu ayki konumuz olan “sosyal medya yönlendiriciliği” de kimileri için nimet, kimileri için nikmet olabilecek bir pozisyonda insanoğluna imtihan için ihsan edilenler cümlesindendir.

Cenabı Hak, Sure-i Şems’de: “Biz ona kötülük yapma meyli de; iyilik yapma (takva) kabiliyetini de verdik.” (Şems 8) buyuruyor.

Yani herkese tabiri caizse hazırladığı zemine göre lütfundan yahut kahrından vereceğini haber veriyor. Allah’ın emirlerine uyarak rıza doğrusundaki gayretine Hakk’ın kudretiyle takva ilhamı erişince bunu hayrı için kullanan müminleri: “Elbette nefsini temizleyip parlatan kurtulmuştur.” (Şems 9) buyurarak tebşir ediyor. Heva ve hevesine tabi olarak nefsini ve şeytanı memnun edecek hareketlerde bulunanlara ise Allahu Teala fücur ilkası ile mukabele eyleyince bütün yapıp ettikleri şerlerine olan facirleri ise: “Onu kirletip gömen de ziyan etmiştir.” (Şems 10) ile tenkid ediyor. 

Sosyal medya öyle ki artık bir lüks olmaktan çıktı, sıradan bir ihtiyaç halini aldı. Hemen her yaş gurubunun, dünyanın dört bir yanından kullandığı bir sistem haline geldi. Böyle olunca da her türlü yönlendirilmeye müsait bir hal aldı. Başta da dediğimiz gibi müsbet yönleri de menfi yönleri de mevcuttur şüphesiz. Biz burada müsbet/olumlu yönlerinden bahsedeceğiz yani sosyal medyanın bugünün müslümanları açısından faidelerine değineceğiz inşaallah.

Her şeyden önce dünya üzerinde bulunan müminlerin iyisiyle kötüsüyle birbirlerinin ahvalinden haberdar olmalarına hizmet etmektedir. Böylece birbirlerine kilometrelerce uzak olan din kardeşlerimiz, varsa sevinçleri bunu paylaşmakta; düştükleri sıkıntılar var ise bu hususta ellerinden geleni de yapacak bir zemin oluşturmaktalar. Bu bizim için gayet önemlidir, çünkü Efendimiz (sav); “Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” (Buharî, Edeb 27) buyurarak bir birimizden haberdar olmayı, hallerimizle ilgilenmeyi mümin olmanın vasıflarından saymıştır. 

Dolayısıyla bu hal bizim için bir sosyal aktivite olmanın çok ötesinde Efendimiz’in dilinden döküldükten sonra emir telakki etmemiz gereken, müminler olarak varlık gayelerimiz arasında sayılabilecek bir husus halini almıştır. Niçin varoluş gayelerimiz arasında sayıyoruz? Çünkü Cenabı Hak Kur’an-ı Hakim’in birçok yerinde; mesela “ipine sarılmayı, tevbe etmeyi, namaz kılmayı…” ve daha birçok hususu bize birlikte emretmiştir. Dolayısıyla mümin kardeşim benim bir yanımı tamamlayacak, eksiklerimi giderecek bir nimet. O olmadan ben de var olamayacağımın idraki ile hadiseleri değerlendirmem gerekir. Şu halde ona en hızlı ulaşmamı sağlayan sosyal medya ne kadar kısıtlı olursa olsun benim için bir nimettir.

Bir diğer faidesi dinimizi öğrenme hususunda bizlere hakikaten çok geniş imkanlar sağlamasıdır. Öyle ki dünyanın herhangi bir yerindeki İslamî çalışmayı, ilmi bir eseri elimizdeki bu sosyal medya imkânları ile kolayca öğrenebilmekte, takip edebilmekte ve ziyadesiyle istifade edebilmekteyiz. Öyle ki ciltler dolusu eserleri bir anda karşımızda görebilmekte, hatta onlar hakkında yazılan haşiyeleri, şerhleri; haklarında yazılmış takdir yahut tenkit yazılarını bile ufak uğraşlarla oturduğumuz yerden kolaylıkla elde edebilmekteyiz. Bu manada insanların birbirlerine ilmi açıdan yardımı ile alakalı, bu eserlerin yayılması ve adeta elden ele ulaşması hususunda sosyal ağların etkisini kullanan herkes yakinen bilmektedir.

Dinimizi öğrenmek, dünyaya gönderiliş gayemiz olan kulluğumuzun en güzel şekilde yerine getirilmesi için olmazsa olmazdır. Büyüklerimiz; “Her şey bir şey, cehalet hiçbir şey!” buyurmuşlar. Dolayısıyla cehalet, yani bilmemezlik mazereti Allah katında geçerli bir mazeret değildir. Cenabı Hak inzal ettiği yüz dört kitab, yüz yirmi dört bin peygamber ile Kendini (cc) bilmeye ve bulmaya lazım olacak bütün bilgi, birikim ve örnekliği bize lütfetmiştir. Bugün için bunları en güzel öğrenme yollarından bir tanesi de bu sosyal medyadır ki önümüzdeki rehberlerimizi uzaktan ve yakından adeta canlı takip edebilme hüviyetine sahibiz. 

Bir diğer faidesi bugün özellikle facebook, twitter, instagram gibi sosyal medya hesaplarından günümüz alimlerini, meşayıh-i kiramı ve İslam davasının öncülerinden fikir adamlarını takip etmek gayet kolay. Böylelikle müslümanın günümüzdeki meselelerini öğrenmek, güncel fetvaları takip etmek ve yeryüzündeki müslümanların gündemini yakalamak açısından ciddi bir haber alma mekanizmadır sosyal medya. Öyle ki alanlarında uzman ilim adamlarının, kendilerinden ilmin yanında ahlak ve maneviyat ahzettiğimiz büyüklerimizin, siyasi sahada rol alan fikir adamlarının her sözü, her hareketi izlenebilmekte; bu da bizim atacağımız adımlarda isabet olasılığımızı artırmakta.

Evet, Kitab ve sünnet sabit fakat bu sabiteleri günümüzün gerekliliklerine göre yorumlayacak bugünün müslümanlarının sıkıntılarına çözüm bulacak ulema ve urefaya ihtiyacımız tartışmasız. Onlarla sürekli birlikteliğimiz zahiren mümkün olmamakla birlikte elimizdeki bu imkânla sıhhatlerinden, hastalıklarından, seferde mi hazerde mi oluşlarından kısacası her hallerinden haberdar olmak, başka bir deyişle zahiren birliktelik yakalayamadığımız her vakitte onlarla kalbi beraberlik kurmak hususunda bize yardımcıdır. Belki bunu aleyhimize çevirdiğimiz zamanlar da oluyor, yani o takip belki özlemimizi, vuslat arzumuzu sekteye uğratsa da bu kişisel bir problem olmakla birlikte zaten yazımızın da konusu değil. Bu problem ayrıca değerlendirilmelidir.

Sosyal medya yönlendiriciliği konuşulurken önemli olan bir diğer husus da elbette kimin takip edileceğidir ki müminler kaş yapalım derken göz çıkarmamak için karga olan kılavuzları değil, hazreti insan olan kâmil rehberleri takip etmelidir ki hataya düşmesin kimi takip edeceğimiz hususunda da sosyal medya tarafsız bir yönlendiriciliğe sahip olabilmekte. Herkesimden herkesi dinleyen insan Efendimiz’in (sav); “Müftüler fetva verseler de sen, yine kalbine danış.” (Müsned, Ahmed b. Hanbel)

Sosyal medyanın bir diğer faidesi de müslümanların lehine olabilecek, insanları hayra yönlendirebilecek bir tebliğ vasıtası olarak kullanılabilecek olmasıdır. Öyle ki yazacağınız doğru bir cümle, bulunacağınız gerçek bir beyan yahut paylaşacağınız hayırlı bir materyal anında binlerce insana ulaşabilmenizi sağlamakta. Hidayet edici yegâne kudretin Allah (cc) olduğu şuurunda tebliğe gayret eden bir mümin için bu çok ciddi bir imkân demektir. Öyle ki sahih bir sünnetin, ehli sünnet ve’l-cemaat anlayışıyla tefsir edilmiş bir ayetin, İslam tarihinden doğru aktarılmış bir vakıanın o binlerin içerisinden bir kişiye bile ulaşması, onun hayatında bir dönüm noktası olması, gayrimüslim ise iman ile müşerref olması; mümin ise Hakk’a terakki hususunda mesafe katetmesine vesile olması bizim için saadet ender saadettir. Bunun bir kişiye etki etmesi bile bizim için kâfidir. Hayber’in fethi sırasında Rasûlullah Efendimiz (sav), komutan olarak tayin ettiği Hz. Ali’ye (ra) şöyle hitab etmişlerdir: “Ey Ali! Bil ki, senin elinle bir insanın hidayet bulması, güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha hayırlıdır.” (Buhari, Cihad, 4) Hatta kimseye etkisi olmasa dahi talim ve tatbikten sonra üstüne vacib olan tebliğin bir bölümünü yerine getirmiş olmanın huzuru bizim için yeterlidir. 

Sosyal medyanın en çok faidesini gördüğümüz günleri henüz geride bıraktık. Tıpkı on beş temmuz gecesinde olduğu sosyal medya, sivil örgütlenme için çok müsait bir ortam. Milyonları bile çok kısa sürelerde bir araya getirebilecek kadar tesirli. Olumlu yahut olumsuz tepkimizi gösterebileceğimiz, sesimizi/sözümüzü yükseltebileceğimiz, normal şartlarda ulaşamayacağımız kurum ve kişilere meselemizi iletebileceğimiz bir mekanizma. Düşüncelerimizi hiçbir kısıtlamaya maruz kalmadan özgürce ifade edebileceğimiz bir sistem. Binlere, yüzbinlere belki de milyonlara sesimizi duyurabileceğimiz yahut yine birçok kimsenin sesine kulak verebileceğimiz bir düzenek. Bu yönüyle insani yardım faaliyetlerinin yürütüldüğü, hayırlı organizasyon çağrılarının yapıldığı, şura zeminlerinin oluşturulduğu; toplantı ve davetlerden ilgililerin haberdar edildiği bir yapı. 

Sosyal medyanın bir diğer faidesi din kardeşlerimizle, akraba u taallukatla, aynı gaye uğrunda hizmet ettiğimiz cemiyyet ve cemaat arkadaşlarımıza da çabucak ulaşmaya vesile olmasıdır. Araya kilometrelerce uzaklık girse de yanı başımızda imiş gibi onlarla muhabbet edebilmekte, ilgimizi çeken, hoşumuza giden, dünya ve ahiretimize katkısı olabilecek her şeyi aramızda paylaşabilmekteyiz. Etrafımızdaki sohbetlere, zikir ve muhabbet meclislerine katılımlarını sağlamak için davetlerde bulunabilmekteyiz. Mekke, Medine, Kudüs gibi bizim için kutsal olan beldeler, topluca ibadet ettiğimiz camiler, gönül sohbetlerinin yapıldığı dergâhlar hakkında görsel ve yazılı nice güzellikler adeta elden ele gönülden gele bu teknolojik nimetler vasıtası ile ulaştırılabilmektedir. 

Üstelik sosyal medyanın yönlendiriciliği sadece uhrevi meseleler için değil dünyevi hadiseler için de geçerlidir. Dünyanın her köşesindeki siyasi, kültürel ve iktisadi gelişmeleri yine bu portallardan rahatlıkla takip edebilmekteyiz. İcabında ellerimizdeki maddi birikimleri yine ekonomik gelişmeleri takip ederek nasıl değerlendirmemiz gerektiğine de karar verebiliriz. Herhangi bir şey almak istediğimiz vakit sosyal paylaşım sitelerinde bunlar hakkında yapılmış yorumlara bakarak kanaat sahibi olabiliriz. Böylelikle aldatmamak ve aldanmamakla emrolunan mümin, dünyasını da heba etmeyerek rıza dairesi içinde imar etmeye, çoluk çocuğunun rızkını muhafazaya gayret eder.

Cenabı Hak el-Alîm ismi şerifinin tecellisi olduğuna inandığımız bütün bu gelişmeleri hakkımızda hayırlı olacak, lehimize şahitlik edecek minval üzere kullanabilmeyi bizlere nasip etsin. Her meselede olduğu gibi bu hususta da bildiğimiz, bilemediğimiz bütün hayırları Rabbimiz’den diliyoruz. Anlayabildiğimiz yahut anlayamadığımız şerlerinden de yine Rabbimiz’e sığınıyoruz.

 

Yazar: Abdülkadir Visâlî

 

 

gh logo           rahiask gri         rahiask logo             google play

Top
bursa escort , escort bursa , izmit escort , van escort