APARTMANLAŞMANIN ALGI PROBLEMLERİ -1-

Şehirler, medeniyetlerin yeryüzüne aksetmiş izleridir. O izler bizi bir kanaate götürür. Medeniyetlerin inceliklerini, felsefesini, seviyelerini ve büyüklüğünü kurdukları şehirlerden anlarız.

İnsanı hesapsız ve yalın bir şekilde takip eden, onun has bir tanığı olan ve şehrin ana unsuru olan ev; uzun tarihinde sayısız biçimde yüzünü gösterdi. Bugünün evlerine benzeyen ve benzemeyen pek çok ev inşa edildi; farklı evlerden geçti insan, farklı evlerde farklı hayatlar sürdü. İnsanın uzun yürüyüşünde evler sürekli değişti durdu; insanın hayatı, hayat tarzı, iklimi değiştikçe evleri de değişti. Yahut evlere göre hayatını, hayat tarzını değiştirdi insan. Evler, insanın fiziksel gerçekliğine olduğu gibi onun zihinsel, kalbî, toplumsal ve kültürel gerçekliğine de denk düştü. Bu bakımdan evin tarihi, süreğen bir tanıklığın tarihidir; insan ve toplumun en hesapsız tanığıdır.     

Evin uzun tarihi, inanç, gelenek, kültür ve medeniyete göre dalgalanan değişik tarzlar, biçimler, anlayışlar sunar. Çadır, kulübe, alaçık, residence, stüdyo daire, apartman, villa, köşk, yalı, gökdelen, konak, gecekondu, güvenlikli site gibi sayısız biçimde yapılaşan ve her bir biçime özgü bir hayat tarzını imleyen ev, devirleri, çağları, dönemleri ân ân takip eder, ortaya serer. Evin uzun tarihi, ayrıca, evin özellikleri, bölümleri, büyüklüğü, yüksekliği, genişliği, darlığı, konumu, değeri, mevkii, teknik ve teknolojik özellikleri, fonksiyonları gibi pek çok özelliğine ilişkin zengin bir veri sağlar. Sadece biçimsel açıdan değil fonksiyonel ve yaşamsal pratikler açısından ev, büyük, köklü dönüşümlerin alanıdır. Bir gösterge olarak ev, toplumsal dönüşümün tüm yönlerini temsil etme, yansıtma, taşıma görevini üstlenir. Evin tarihi, evin bir imgeye dönüşmesinin tarihidir. Bu imge, verimli bir sembolizmi yüklenerek, etrafında yapılaşan tüm hayat şekillerine işaret eder.    

Yeni Çağların Başat Konutu Apartman    

Apartmanlar, birçok ailenin bir arada yaşadığı konutlar olarak Osmanlı kültüründe ilk defa 19. yüzyılın son çeyreğinde inşa edilmeye başlandı ve geleneksel yaşama biçimine yabancı mimari bir tipin örnekleri olarak tanımlandılar.

Apartman, evin uzun tarihinde yeni bir biçim, yeni bir kurgu ve olgu. Bütün evler gibi apartman da başlı başına bir imge, metafor ve gerçeklik. Hem fiziksel hem de kültürel-toplumsal bağlamda okunması gereken bir imge. Birkaç yüzyıldır baskın bir ev modeli olarak hayat bulan apartman, aynı zamanda toplumsal değişim araştırması için de net bir örnek. Modernleşme, sanayileşme, zenginlik, konfor, kentleşme, lüks konut, sosyal konut gibi pek çok mühim meselenin anlaşılmasında merkezi bir kavram ve metafor. Mimari, kültürel, toplumsal, iktisadi, siyasal ve teknik gibi pek çok nedene dayalı bir şekilde ortaya çıkan apartman, kendinden önceki evlerden kimi özellikler taşımasına karşın yeni bir model olarak kabul görür. Evin tarihinde bir dönüşümü belki de köklü bir dönüşümü ifade eden apartman, hem biçim hem de içerik ve anlam olarak bu dönüşümü ifade eder.     

Apartmanı ortaya çıkaran koşulların başında yeni yapı malzemeleri ve yeni teknikler göze çarpar. Demir, çelik ve betonun kullanılması, ayrıca yeni tekniklerin uygulanması apartmanı diğer evlerden ayırır. Her üç öge de bir gücü ve kuvveti sembolize eder; dayanıklı, uzun ömürlü ve yıkılmazdır. Apartman, yapıldığı malzemelerden dolayı güçlü bir ev imajı edinir. Ahşap ve kerpiç evlere karşı büyük bir üstünlük sağlar. Sağlamlık, apartmanı öne çıkarır. Çağın güç, kuvvet, sağlamlık, dayanıklılık, kalıcılık gibi idealleriyle örtüşür apartman. Küçük bir yangında küle dönen ahşap evlerle ve hafif bir esintide toza dönen kerpiç yapıların yanında apartman, ihtişamlı bir iktidar objesi haline dönüşür. Demir, çelik ve beton gibi yapı unsurları, apartmanı yeni çağların başat konutu haline getirir. O da eski çağların evlerini geriletir. Dönem değişir, ev de. Yeni çağların evi, o çağların değerlerini kendi bedeninde yansıtır.

‘Lüküs Hayat’    

Apartmanın ortaya çıkış şartları arasında dönem özellikleri dikkat çeker. Genelde sanayileşme, modernleşme ve kentleşme süreçleri paralelinde analize tabi tutulan apartman, hız, seri üretim, rasyonalite, lüks, konfor gibi yeni değerler halesinde var olur. Kentleşme ve nüfus artışının da desteklediği yahut zorladığı apartman, gerekli konut ihtiyacının karşılanmasında bir çözüm olarak yüceltilir. Daha fazla ailenin daha küçük arsa ve parsellerde ikametini kolaylaştıran apartman, bir kolektif konut kimliği kazanır.     

Ancak apartman aynı zamanda bir lüks ve konfor meselesidir; modern teknolojinin bir ürünü olup yeni değerlerle mücehhez bir ev modelidir. Bu yüzden apartman, pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de bir sosyal konut, işçi konutu yönünden öte, zenginlik, lüks, iktidar ve seçkinlik objesidir. Lüküs hayat opereti, “Şişli’de bir apartıman/ Yoksa eğer halin yaman” sözleriyle apartman ile lüks, zenginlik ve şaşaa arasındaki yakın bağa işaret eder. Dolayısıyla apartman yalnızca ucuz konut değil aynı zamanda lüks, konforlu, pahalı, modern ve seçkin bir evdir. Çoğu zaman bir zenginlik göstergesi olarak işlev görmektedir; ev içiyle de bu işlevi yerine getirir. Örneğin, eşyalar, mobilyalar, aksesuarlar, dekoratif malzemeler, bölmeler, evin her yanına serpiştirilmiş ayrıntılar birer gösterge olarak varlık kazanır. Apartman, toplumsal kesimler açısından hâlâ cazip, çekici ve arzu edilir bir konut tipidir.    

Geleneksel İle Modernin Çatışması    

Apartman, bir kolektif konuttur; farklı ailelerin aynı yerde yaşamasını zorunlu kılar. Müstakil ev kültüründen daha farklı yeni bir konut kültürü geliştirir. Kendine özgü kurallar, normlar, standartlar, alışkanlıklar ve ritüellerle örülen bir yaşam biçimini gerektirir. Belli bir yaşam tarzının metaforu olarak okunabilecek apartman, komşuluk, kentlilik, mahallelilik, akrabalık gibi temel ilişki biçimlerine yeni yorumlar ekler. Hiçbir ilişki biçiminin ‘eskisi gibi’ olmasına müsaade etmez. Önceki alışkanlık ve ritüellerin kimi zaman yumuşak kimi zaman radikal biçimde değişmesini arzular. Bir geçiş modeli olduğu için kimi çelişkilere ve çatışmalara yol açar. Apartman eleştirileri sökün edip gelir. Geleneksel ilişkilere, komşuluğa, mahalleliliğe, samimi ve sıcak insan ilişkilerine verdiği zarar çokça konuşulur. Geleneksel ile modern arasındaki çatışmayı yahut denge ve uzlaşıyı ironik bir şekilde terennüm eder. Yeni bir toplumsallaşma biçimi olarak apartman, geleneksel ile modern arasındaki ilişkilerin boyutlarını, özelliklerini bizzat kendi bünyesinde ifade eder. Kültür, inanç, meslek, etnisite, maddi sermaye ve sosyal sermaye bakımından farklı kökene mensup ailelerin bir arada yaşaması, ister istemez yeni bir toplumsallaşma yorumunu doğurur. Acaba bu yönüyle apartman bir ideal-mekân hatta bir ütopya-mekân mıdır? Yoksa iş bilir bir rasyonalitenin bol kârlı kurgusu mudur sadece?    

Apartman, biçimsel özellikleriyle dikkat çeken bir modeldir. Çok katlıdır, yüksektir, dikey yapılaşmaktadır. Yüksek bir yapı oluşu apartmanı diğer evlerden ayırır. Farklı bir bakıştır bu kuşkusuz, farklı bir zihniyet durumu. Ev, sokaktadır ama aynı zamanda sokağın fevkinde, mahallede ama aynı zamanda onun dışında, ötesindedir. Elbette tabiattan ayrı bir yerdedir. Hatta insanlardan. Apartman, insanı, sokaktan, mahalleden, tabiattan, insandan koparan bir ajan mıdır? Bütün bunların ortasına inatla dikilmiş bir çelik-beton anıt mıdır yoksa? Yoksa masum, mazlum, naif bir ev mi; sadece döneminin yeni koşullarınca inşa edilmiş ve öylece hayata dâhil olmuş bir ev midir?    

Apartman yeni bakışla evin içini yorumlar; biçimsel yorum evin dışında olduğu gibi içinde de gözlenir. Oda taksimleri daha bir özelleşir; salon, oturma odası, çalışma odası, yatak odası, mutfak, misafir odası, çamaşır odası gibi farklı işlevlere dönük yeni mekânsal düzenlemelere yol açar. Her oda neredeyse tek işleve göre düzenlenir. Ayrıca, modern mimari üslubunun izlenmesinde öne çıkan bir olgu olarak balkon ve teras eklenir apartmana. Balkonsuz bir apartman düşünülemez bile. Geleneksel evin ‘hayatı’, modern evin balkonuna taşınır bir bakıma; ama arada müthiş kopuşlar, farklılaşmalar sökün edip gelir elbette. ‘Hayat’ mahremiyeti temsil ederken, balkon açılmayı, açıklığı, görünürlüğü ve görmeyi temsil eder.

GÜLZÂR-I HÂCEGÂN DERGİSİ'NİN 2011 TEMMUZ SAYISINDA YAYINLANMIŞTIR

 

gh logo           rahiask gri         rahiask logo             google play

Top
bursa escort , escort bursa , izmit escort , van escort