JoomlaLock.com All4Share.net

Ağustos 2017 Mukaddime

2017 Ağustos

Sayı: 116 - Ağustos 2017

 

Gülzâr-ı Hâcegân Dergisi’nin kıymetli okuyucuları!

Gerek İslamî meseleler gerek siyasi hadiseler açısından yoğun bir gündemin içerisindeyiz. Ancak maalesef biz akıp giden bu gündemlerin sadece gözlemleyicisi olarak meselelerin hep dışında kalıyoruz. Hadiseler karşısında dilimizi yutmuşçasına sessiz kalmak ümmet olarak üzerimize yapışmış kalmış adeta. Bu kötü haslet, ahir zaman Müslümanlarının özellikle de memleketimizdeki Müslümanların müzmin bir hastalığı oldu sanki. Doğu Türkistan’daki zulümlere Bangladeş’teki idamlara hadi diyelim ki sesimiz çıkarmadık, ülkemizdeki fitneler karşısında da mı sessiz kalacağız?

Bugün birileri sürekli konuşuyor, dini meseleler hakkında ahkâm kesiyor. Şu ya da bu şekilde ekranlara çıkmış ümmeti ifsat etmeye çalışan, akademik unvanlarını gözümüzün içine sokarak bizi özümüzden uzaklaştırmaya gayret eden, ümmetin tefrikaya düşüp parçalanması için elinden geleni ardına koymayan cahil, sefih, ebleh kimselerin varlığına çokça şahit oluyoruz. Kuldan utanmaz Allah’tan korkmaz bu hayâsızlar pervasızca her yerde konuşurken din adına konuşması gereken Diyanet teşkilatı ve siyaseten bizim din ve dünyamızdan mesul vaziyette bulunan hükümet yetkilileri sanki dillerini yutmuşçasına susmayı tercih ediyorlar. Hâlbuki lafa geldi mi din adına konuşabilecek tek yetkili merciin kendileri olduğunu sanki dinin sahibiymiş edasıyla her yerde dillendirmekten de geri kalmıyorlar. “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.” buyrulmuş, bunun hükmü böyle iken Allah’a ve Peygamber’e iftira edilirken, dini değerlerimiz ayaklar altına alınırken, geçmiş büyüklerimizin sözleri ve fikirleri istihza ile dillendirilirken susanların hükmü nasıl olur acaba?

15 Temmuz üzerinden bir sene geçti. Milletin oyu ile iktidara gelmiş cumhurbaşkanımızın ve başbakanımızın şahsında milletin bekasına yönelik bu darbe girişiminden sonra bu olayda şu ya da bu şekilde parmağı bulunan herkesten, haklı olarak, devlet ve milletçe hesap soruyoruz ve bu hususta yapılan bütün operasyonları destekliyoruz. Neticede fani olan şu topraklara ve mevcut iktidara yönelik bu saldırıya ciddi tedbirler alınırken gönüllerimize taht kurmuş Hazreti Peygamberimiz’i adeta tahtından indirmek isteyen bu batı maşalarına, oryantalist uşaklarına, batılın hizmetkârlarına niçin bir tedbir alınmıyor; şaşıp kalıyoruz. Bu dini mübinin, Efendimiz’in mübarek hadislerinin değeri acaba yukarıda saydıklarımızdan -haşa- daha mı aşağı ki sesimizi yükseltmiyoruz. Eğer biz bunlara ses çıkarmadan huzura varacak olursak Rabbimizin, enbiya ve evliyanın yüzüne nasıl bakacağız?

Bugün karşılaştığımız bütün problemleri kökünden halledecek hiç şüphesiz Cenabı Hak’tır. İnanıyoruz ki Müslümanlar olarak Rabbimiz’in dinine ivazsız garazsız hizmet eder, Efendimiz’in memnuniyetini, sahabeyi kiramın himmetini ve ehlullahın duasını da arkamıza alabilirsek Kudüs de, Suriye de, Irak da, Arakan da, hatta Mekke ve Medine de en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşacak.

Bizler, Şerlerin def, hayırların feth olması niyazı ile Allah'a emanet olunuz!

 

 

gh logo           rahiask gri         rahiask logo             google play

Top
bursa escort , escort bursa , izmit escort , van escort