JoomlaLock.com All4Share.net

TESLİMİYET VE GÜVEN: Hz. İBRAHİM - Hz. MERYEM (1)

Teslimiyet

Teslimiyet ve Güven: Hz. İbrahim - Hz. Meryem (1) - Gönül Pınarından

Sayı : 119 - Kasım 2017

 

Teslimiyet ve Güven: Hz. İbrahim - Hz. Meryem (1)

 

İnsanı en şerefli mahluk olarak yaratıp ona güven vererek rızasını kazanma yollarını gösteren Rabbimize sonsuz hamdü senalar, Sevgili Rasulü Muhammed Mustafa (sav) Hazretleri”ne en güzel salat ve selamlar olsun. 

Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete ram ol; 

Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol! 

Değerli Gülzar-ı Hâcegân okuyucuları! Cenabı Hakk’a tam manasıyla iman eden kişi O’na güvenir, O’na dayanır. Çünkü inanmak beraberinde güveni getirir. Sahabe efendilerimiz Allah’ın Rasûlü’ne inandılar, güvendiler. Allah’a olan teslimiyetleri arttı. Allah’ın kuluna güveni, kulun da Allah’a güveni -lâ teşbih- anne ile çocuğun durumu gibidir. Bir anne doğumundan itibaren sağlığını, bakımını her şeyini üstlendiği çocuğuna gözü gibi bakar. Himayesini, korumasını asla tehir etmez. Her yerde onu korur, kollar. Çocuk da bunu hisseder, benimser, annesinin olduğu yerde güvende olduğunu bilir. Bu durumdaki bir annenin çocuğun üzerindeki tesirini anlayabiliyoruz. Oysa Cenabı Hak kendi rahmet ve merhametinden ne kadarını annelere vermiş de yavrularına bu kadar düşkün olmuşlar? O rahmetten bir anneye ne verilmiş de anne bu kadarıyla çocuğunu korur kollar, çocuk da bundan güven duyar? 

Ebû Hureyre (ra) anlatıyor: Rasûlullah (sav) buyurdular ki: “Allah rahmeti yüz parçaya böldü. Bundan doksan dokuz parçayı kendine ayırdı. Yeryüzüne geri kalan bir cüzü indirdi. (Bunu da -cin, insan ve hayvan- tüm mahlûkâtı arasında taksim etti.) Bu tek cüz (den nasibine düşen pay) sebebiyledir ki mahlûkat birbirlerine karşı merhametli davranır. At, (hayvan) yavrusuna basmamak endişesiyle ayağını bu sayede kaldırır.” (Buhârî, Müslim) 

Bir diğer rivâyette Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Allah, arz ve semayı yarattığı gün, yüz rahmet yarattı. Her bir rahmet göklerle yer arasını dolduracak kadardır. Ondan yeryüzüne tek bir rahmet indirmiştir. İşte anne, yavrusuna bununla şefkat eder. Vahşi hayvanlar ve kuşlar birbirlerine bununla merhamet ederler. Kıyamet günü geldiği vakit Allah, rahmetine bunu da ilâve ederek (tekrar yüze) tamamlayacaktır.” (Müslim) 

Bu rivayetler annelerdeki sevgiyi, yavrularına düşkünlüğü anlamamıza o merhametten hareketle Hakk’ı tanımamıza yol açar. Allah ile kulunun durumu şuna da benzemektedir ki; kul, Cenabı Hakk’ın deryasından bir damla-bir zerre iken, Allah kulunun her şeyine kefilken, ona her türlü imkan kapılarını açmışken, kulu nerede olursa olsun onunla beraberken kulunun ondan gafil kalması ne acayip bir şeydir! 

Mümin Allah’a dayanıp O’na güvenmesini bildikten sonra artık onun aşamayacağı dağ yoktur. “Bir dağ ne kadar ulu olsa kenarı yol olur.” denilmiş ya, bir sıkıntı, bir çile, bir imtihan ne kadar aşılmaz, zor gibi görülse de Allah (cc) mutlaka o ağır imtihan içinde kulu için bir çıkış yolu, bir güzellik yaratmıştır. Mümin imanıyla, basiretiyle, firasetiyle O’na yönelmeli, o noktadan hareket etmeli ve oradan çıkmalı. Çünkü mümin bilir ki O (cc) benimle beraber. İhsan halindeyken, nimet zamanında, izzetli iken veya yokluk anında, zillete düştüğünde kul Allah’tan ümidini asla kesmez. Müminin Hakk’a güveni sarsılmaz, Hakk’ın ipini bırakmaz. O Allah’tan niçin ümidini kesmez? Çünkü musibet zamanlarında da nimet zamanlarında da bilir ki, imanın yarısı sabır diğer yarısı şükürdür. Hakk’a şükreder. Hakk’ın buyruğuna “semi’na ve ata’na” (Ya Rabbi işittim ve itaat ettim) der. O zaman Mevla benim her şeyime kefil olmaz mı? Bu benim kulum demez mi?

Kalpler O’nun kudret parmakları arasındadır. Ben, benden istenileni yaparım, gerisi O’na aittir. İsteklerimi O’na arz ederim, başkalarına değil; çünkü başkalarını yaratan da o değil midir? Allah’ın kulunu yaratması, onu seçmesi, onu üstün ve saygın kılması, ona güvenmesidir. Hal böyleyken kulunun O’ndan gafil kalması utanç verici olmaz mı?

Cenabı Hak, Talak Suresi üçüncü ayetinde buyurur: “Kim Allah’a güvenirse O, ona yeter.” Ancak bu ölçüyü Allah’ın peygamberlerinden ve dostlarından öğre-nebiliriz; çünkü Allah onları adeta kendi etiketiyle etiketlemiştir. “Onlar Allah’ın nuruyla bakar.” (Tirmizi, Tefsiru’l-Kur’an, 16) 

Hz. Âdem babamız cennetten çıkarıldı; yine O’na (cc) güvendi, dayandı, ümidini asla kesmedi. O güveni sayesinde affolundu. Onu takip eden diğer peygamber efendilerimizden Hz. İbrahim (as) efendimizin misali önemli bir örnektir: Allah (cc) Hz. İbrahim’i dost edinince, ona güvenince, melekler: “Ey Rabbimiz! İbrahim Sana nasıl dost olabilir? Nefsi, malı ve evladı var. Kalbi bunlara meyyaldir…” dediler. Müteakiben birçok ibretli manzaralara ve Hz İbrahim’in ağır imtihanlarına şahit oldular. Hz. İbrahim (as) mancınıkla ateşe atılacağı zaman melekler heyecanlandı. Bir kısmı Allah Teala’dan Hz. İbrahim’e yardım etmek için izin istediler. Melekler, Hz. İbrahim’e bir isteği olup olmadığını sorunca İbrahim (as): “Dostla dostun arasına girmeyin!” buyurdu. Daha sonra Cebrail (as) geldi: “Bana bir ihtiyacın var mı?” diye sordu. İbrahim (as) : “Sana ihtiyacım yok. O bana yetişir; O ne iyi vekildir!” buyurdu. İşte kulluğun kapısı burdan geçer. Kulluğun ilk adımı burdan başlar. Hz. İbrahim (as) Allah’a verdiği sözü yerine getirmek için oğlu İsmail’i kurban etmeye götürürken melekler yine heyecanlandılar: “Bir peygamber bir peygamberi kurban etmeye götürüyor!” dediler. İsmail (as) ise, babası Hz.İbrahim’e: “Ey babacığım! Emrolunduğunu yap! İnşaallah beni sabredenlerden bulursun. Bıçağı iyi bileyle, hemen kessin. Bıçağı çekerken yüzüme bakma! Belki babalık şefkati ile geciktirebilirsin...” 

Baba-oğul, teslimiyet ve güven okyanusunda yüzerlerken Cebrail (as) yetişti. Bıçağı köreltti. Güven ve teslimiyetten o kadar çok örnek var ki… Cenabı Hakk’ın öyle kulları vardır ki… Allah onlardan razı onlar da Allah’tan razı…

“Rableri katında onların mükâfatı, içlerinden ırmaklar akan, içlerinde ebedî kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte bu mükâfat Rablerine karşı hûşû duyanlara mahsustur.” (Beyyine 8)

DEVAM EDECEK...

 

Yazar: Gönül Pınarından

 

Bu kategoriden diğerleri: « NİÇİN OKUMALIYIZ? el-ESMAÜ'L-HÜSNA »

 

gh logo           rahiask gri         rahiask logo             google play

Top
bursa escort , escort bursa , izmit escort , van escort